İlk Osmanlı Halifesi Yavuz Sultan Selim
Babası padişah olduktan sonra devlet işlerini öğrenmesi için Selim'i Trabzon Sancağı'na tayin etti.Selim Trabzon'da devlet işleriyle ilgilenirken bir yandan da ilimle uğraştı.Trabzon'u iyi bir şekilde yöneten Selim komşu devletlerle ilişkiler kurdu.Vali olduğu sıralarda rahat bırakmayan gürcülere üç kez sefer yaptı.Kars,Erzurum,Artvin gibi illeri fethederek osmanlı topraklarını büyüttü.
Selim ata çok iyi biner ve çok iyi kılıç kullanırdı.Ayrıca güreşmekte ve ok,yay yapımında da yetenekliydi.Çok ince bir kişiliğe sahip olan Selim, her öğün bir çeşit yemek yer ve ağaçtan yapılan tabak kullanırdı.Gösterişi sevmez be devletin malını israf etmezdi.Kendi döneminde hazineyi doldurdu,mühürledi ve şöyle bir vasiyette bulundu:
''Benim altınla doldurduğum hazineyi, torunlarımdan hangileri benden fazla doldurursa kendi mührü ile mühürlesin.Aksi halde hazine benim mührüm ile mühürlensin.''
Hazineyi kimse onun kadar dolduramadığı için hazine kapısı her zaman Selim'in mührüyle mühürlendi.
Yavuz Sultan Selim, 24 Ocak 1517'de kahireye girdi ve Mısır Memlüklülerine bağlı olan Abbasi Halifeliği'ne son verdi.
Mısır seferi sonunda Suriye,Filistin ve Mısır gibi müslüman ülkeler osmanlı toprakları altına alındı.Doğudaki tüm ticaret yolları osmanlının eline geçti.Selim Ayasofya Camii'de yapılan törenle Mekke ve Medine hizmetkarı ünvanını elde etti ve bütün müslüman aleminin lideri oldu.
Selim 8 yıl gibi kısa bir sürede birçok başarıya imza attı ve osmanlı topraklarını iki katına çıkardı.
22 Eylül 1520'de ''Aslan Pençesi'' denilen bir hastalık nedeniyle 50 yaşında yaşamını yitirdi.